24 Eylül 2015 Perşembe

Avrupa Pistlerinde Bir Türk Kızı

  Gülsün Ayazalp, Hollanda’da yaşayan Aydınlı bir Türk kızı. Belçika, Hollanda ve zaman zaman Almanya’da Superbike yarışlarını takip eden 28 yaşındaki Gülsün,2010 yıl itibariyle pistlerde yarışmaya başlamış. İlk yarışta 2.’lik kupasını kaldırınca bir üst gruba terfi ettirilen Gülsün ile yarış hayatı üzerine şöyle bir söyleşi yapılmış;

Foto Galeri için Tıklayınız.

Gülsün biraz kendinden bahseder misin?

   İsmim Gülsün Ayazalp, 28 yaşındayım. Hollanda’da doğdum ve Waalwijk'te yaşıyorum. Fakat aslen Aydınlıyım. Özel bir yağ firmasında pazarlamacılık yapıyorum. Hollanda’da KNMV-Cup Şampiyonası A grubunda yarışıyorum. Motosiklet dışında başka bir hobim yok. Zaten zamanım kalmıyor; kendi yarışlarımdan ayrı Belçika yarışlarına gidiyorum. Yarış ve iş dışında ailemle zaman geçirmeye çalışıyorum.

Gülsün motosiklet tutkusu nasıl başladı ve ilk seneler neler yaptın?


    19 yaşımda ehliyetimi aldım ve heves edip yolda motor sürmeye başladım. İlk senemde yolda kaza geçirdim. Bir virajda yanlışlık yaptım. Viraj zannettiğimden daha keskinmiş. Karşıdan araba gelmesi de çok korkuttu ve yolun kenarına kaymam gerekiyordu. Belki daha fazla tecrübem ve o zamanlar eğitimim olsaydı, kazayı yapmazdım ama acemilik işte…
   2007'de pistlere çıkmaya başladım. Değişiklik olsun diye denemek istedim, meraklıydım ama yarışmak gibi bir amacım yoktu. İlk önce 2–3 gün normal pist günlerine çıkıyordum. Hoşuma gitti. Karşıdan gelen yok, sağdan soldan gelen yok, yol kenarında ağaçlar ve ışıklandırmalar yok; düşsen tehlikesi az ve ambulans yakınında. Çok keyifli ve bulaşıcı bir hastalık bu! Bir başladı mı, bir daha istiyor insan. 
  2008'de daha fazla pistlere gitmeye başladım. Zolder'a gidiyordum (Belçika). Mesafesi az ama aynı zamanda ucuz. 2008 sonu ilk kez Assen'e (Hollanda) çıktım. Bu işi giderek daha da çok sevmeye başladım.
  ONK’da yarışan bir arkadaş 2009'da “Bizimle gel, yarışların nasıl olduğuna bakarsın ve senin isteyeceğin bir şey mi öğrenirsin” dedi. Bir sene o Hollanda yarış takımıyla gittim ve organizasyonu izledim. Neleri öğrenmem ve nelere dikkat etmem gerektiğine baktım. 2009'da 2003 model Kawasaki ZX6R ile hızlanmak için antrenman amaçlı birçok piste çıktım. İyi tur atmaya başladım ve 2010'da ilk yarışlara girmek için hazırlık yaptım. Aralarda antrenman için de pistlere çıktım. Benden acemi motorculara 3 gün ders bile verdim
.

Anlaşılan yarışçı olmak için adım adım ilerlemişsin. İlk yarış nasıl geçti?


  2010 ilk yarış senemdi. Hollanda'da KNMVCup ve Belçika’da Van Zon Sprint yarışlarına katıldım. İlk çıktığım yarış (B grubu) bitince padok alanına geldim. Neyin nasıl olduğunu anlamamıştım bile. Motosikleti alıp 2 numaralı halının üzerinde koydular ve beni hemen podyuma çıkardılar. 2. olmuştum. Heyecandan ne yaptığımı anlayamadım bile, derken 1. ve 3. olan arkadaşlar şampanyaları patlatıp üzerime boşalttılar. Sırılsıklam aşağı indim. Unutulmaz bir andı…

Avrupa’da hangi pistlere çıktın ve en çok hangisini seviyorsun?


  Çıktığım pistler; Assen (NL), Zolder (B), Zandvoort (NL), Spa Francorchamps (B), Mettet (B), Oschersleben (D/Almanya) ve yol pisti Varsselring (Hengelo, Hollanda). En çok zevk aldığım pist şimdilik Zolder (B). İlk orada başladım ve ondan oradaki yarışları kaçırmak istemiyorum. Assen de güzel, ama çok hızlı ve teknik yani, zor bir pist.

Sponsor?

  Sponsorlarım var, ama şimdilik yeterli değil. 

Profesyonel motosiklet sürüş eğitimi aldın mı?


  İlk aldığım motor dersi ehliyetim içindi. Sonra pistlere çıkmaya başlarken de ders aldım. Marshallar (eğitmen) pistte nasıl sürüldüğünü, önemli bilgileri ve teknikleri anlatıyor. Kendin sürerek hızlanıp ve kendi tekniğini hızına göre de geliştirmen gerekiyor. Pist/ antrenman günlerinde tekniğine baktırmak için bir eğitmenin yanına gidiyorsun. Bunun çok faydası var, ama marshalın (eğitmen) dediğini yapman; verdiği bilgileri ve notları uygulaman gerekiyor. Ayrıca kendin de bir şeyler yapabilirsin. Ben 2009'da çok fotoğraf aldım. Fotoğraflarıma bakarak kendimi az daha geliştirdim. Bazı pist organizasyonların kursları var. Hızlı sürücüler için. Bu kursa her sene bir kere gitmeye çalışıyorum. Senin göremediğini o görüyor ve geliştirebileceğin noktalarını anlatıyor. Yarışçılar için bu çok önemli.

Yabancı ülkelerde yarışıyorsun, motosikletinde hep Türk bayrağı var


  Ben Türküm ve bununla gurur duyuyorum. Motorumdan bayrağımı eksik etmem. Türkiye’ye gelmek istiyorum! Ama Türkiye’de işler nasıl yürüyor bilmiyorum. En yakın zamanda Türkiye’ye gelmek istiyorum.


İlerleyen zamanlarda seni Türkiye’de pistlerde görebilirsek ne mutlu. Peki, bayan yarışçı olmak nasıl bir duygu? Ne gibi zorluklarla karşılaşıyorsun?


  Erkeklerle yarışmak benim için artık normal bir duygu. Hep erkeklerle sürdüğümden normal geliyor, ama onları düşününce; yani bir bayana geçiliyor olmak biraz daha kötü ve şaşırtıcı bir şey sanırım. Geçtiğim yarışçılar ben olduğumu fark edince hemen önüme geçmeye kalkışıyorlar. Bu bazen fazladan riske girmelerine ve kaza tehlikelerine sebep oluyor. 
  Dikkatli sürüyorum çünkü maddi olarak güvencem yok ve büyük bir kaza geçirirsem benim için belki hemen sezon sonu olabilir. 
  Yarışlarda çok kadın yok, hele 1000'lik yarışlarda. Ama 600 cc gruplarında çoğalıyorlar ve her sene 1–2 tane daha geliyor. Her şeyi kendim öğrendim fakat işin zor tarafı süspansiyon ve motor aksamı için başkasından yardım almam gerekiyor. İyiki mekanikten anlıyorum böylece motorumu yarışlar için kendim hazırlayabiliyorum. Bir de nasıl söyleyeceğimi tam bilemiyorum ama motor bana biraz ağır geliyor. Kendi kendime üzerinden inerken motoru tutmakta zorlanıyorum (az korku da olabilir). Üzerinden inmem için birisinin motoru tutması gerekebiliyor. Ama yine de etrafta kimse yoksa kendimi kurtarabilecek durumdayım.


Gerçekten ilginç bir durum... Peki yarışlar ile ilgili en güzel ve en kötü anıların neler?


  En güzeli ilk yarışta hemen podyuma çıkmış olmak. Üstelik hem Hollanda'da hem de Belçika'da oldu! Şimdi benim yarışlarda en iyi gruptayım (A grubu). İstersem DSBK'da (Hollanda Superbike) arkadaki sürücülere zor anlar yaşatabilirim. Ama ilk önce daha da hızlanmak ve biraz daha tecrübelenmek istiyorum. Kötü anım ise son KNMV Cup yarışı, yağmur altında geçti. Alışamadım, arkadaş da süspansiyon yaylarını yanlış değiştirmiş. Start finishin sonunda vites düşürürken de vites çubuğu kırıldı, yani son yarış hayal kırıklığı oldu.

Gülsün çok teşekkür ederiz. Böylece Türkiye’de herkes senden haberdar olmuş oldu. Yarışlarda sana başarılar diliyoruz.


Teşekkürler, yeniden görüşmek üzere tüm Türkiye’ye selamlar.



.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder